bugün
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks16
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam15
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- anın görüntüsü15
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi28
- iğrenç bir his tarif et44
- sözlük yazarlarının abileri11
- hemşire kızlar nasıl oluyor22
- japonyada düşen insana yardım edenler10
- aşkta yaş farkı önemli midir15
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek18
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- insanlar melek mi şeytan mı8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi17
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- en yaşlı özelliğiniz17
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz43
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- yakışıklı ama zengin erkek12
- icardi190520
- özgür özel10
- suriyeliler suriye'ye dönsün14
- fake hesabım için nick önerileri9
- kruvasan ile kahvaltı yapmak8
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız12
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- insana kendini kötü hissettiren şeyler13
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekler arasından seri katil çıkmaması8
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- türkiye de 120000 atatürk heykeli olması15
- mustafa sandal'ın 1 mayıs paylaşımı13
- sözlüğün en götü güzel kızı21
- 1 mayıs8
- ahirette sorulacak ilk soru8
- 1 mayıs 2024 borussia dortmund psg maçı9
- uludağ sözlüğün bitmiş olması14
- sözlük kızlarını kategorize eden utanmazlar18
- kocamsunun hazırladığı sürpriz11
entry'ler (763)
yaw he he.
bu gün ofise geçerken best fm denk geldi, dinleyeyim dedim. Gazoz ağacı isimli, Cem Arslan denen şahsın sunduğu içerik olarak ne olduğu belli olmayan, saçma sapan haberlerin bulunduğu, enteresan esprilerin yapıldığı bir program. ilk açtığımda Türkiye'nin AB'nin istediği 72 şarttan 69 tanesini gerçekleştirip, Türkiye AB ile 69 yapmış gibi salakça esprisini 7283648 kere tekrarlayan ilginç herif.
Sabırla dinlemeye devam ettim, herifin her lafı falsolu.
1- Vakıflardan bahsediyor, vakıfların genç çocuklara nasıl istismarda bulunduğunu anlatıyor ve vakıflardan uzak durun diyor. Türkiye'de onlarca, yüzlerce, binlerce vakıf var. Kimileri lösemili çocuklar için ümit ışığı olmak amacıyla gece gündüz demeden koşturuyor, kimileri türkiye ağaçsız kalmasın diye fidan dikme rekorları kırıyor. Kimileri dinine bağlı insan yetiştirmek için uğraşıyor, kimileri erdemli yönetici yetiştirmek için. Onlarca, yüzlerce vakıf bir amaç uğruna gecesini gündüzüne katıyor ve uğraşıyor. ve bu insanlardan bir çoğunun da maddi beklentisi yok biliyor musunuz? insanlar işlerinden çıkıp eve gidip yatarken, onlar gidip 3-4 saat mesailerini de, kalan son enerjilerini de orda harcıyorlar. Ülkeye, vatana bir şeyler katabilelim, birilerinin elinden tutalım diye. Sabah 2 saat ağız isali gibi konuşan bir radyo programcısı kalkıp "vakıflar cinsel istismar yapıyor" diyebiliyor. Yazık..
2- Denizde şişme kadın bulan bir adamın haberini okuyor. Bunu dinle nasıl bağlayıp da saçmalayacak diye beklerken, eve gidip üstünü örtmesinden, örtüye, ordan da baş örtülülere, sonra da başörtülüler melek değildir nelerini biliyoruz biz başörtülülerin diyerek, iğrenç bir genelleme ile tekrardan saçmalamasını dinliyor millet. Yazık..
3- Londra'da yaşayan bir arap çocuğunun lüx araçlarıyla ilgili haberi okuyor. Haber üzerinden arapların dinle imanla alakalarının olmadığından, arapların hepsinin lüx sevdalısı olduğundan, arapların hiç birisinin aslında gerçek müslüman olmadığından..
Bu adama sabah sabah bu kadar genelleme yapıp, saçma salak noktalardan bir çok kurumu, bir çok insanı beynindeki pislikleri düşünerek suçlama yetkisini bu herife kim verdi?
Ben şimdi şunu söylesem, benim tanıdığım bir radyocu vardı oç'di, o zaman tüm radyocular oç desem, mutlu mu olacaksın?
Sabırla dinlemeye devam ettim, herifin her lafı falsolu.
1- Vakıflardan bahsediyor, vakıfların genç çocuklara nasıl istismarda bulunduğunu anlatıyor ve vakıflardan uzak durun diyor. Türkiye'de onlarca, yüzlerce, binlerce vakıf var. Kimileri lösemili çocuklar için ümit ışığı olmak amacıyla gece gündüz demeden koşturuyor, kimileri türkiye ağaçsız kalmasın diye fidan dikme rekorları kırıyor. Kimileri dinine bağlı insan yetiştirmek için uğraşıyor, kimileri erdemli yönetici yetiştirmek için. Onlarca, yüzlerce vakıf bir amaç uğruna gecesini gündüzüne katıyor ve uğraşıyor. ve bu insanlardan bir çoğunun da maddi beklentisi yok biliyor musunuz? insanlar işlerinden çıkıp eve gidip yatarken, onlar gidip 3-4 saat mesailerini de, kalan son enerjilerini de orda harcıyorlar. Ülkeye, vatana bir şeyler katabilelim, birilerinin elinden tutalım diye. Sabah 2 saat ağız isali gibi konuşan bir radyo programcısı kalkıp "vakıflar cinsel istismar yapıyor" diyebiliyor. Yazık..
2- Denizde şişme kadın bulan bir adamın haberini okuyor. Bunu dinle nasıl bağlayıp da saçmalayacak diye beklerken, eve gidip üstünü örtmesinden, örtüye, ordan da baş örtülülere, sonra da başörtülüler melek değildir nelerini biliyoruz biz başörtülülerin diyerek, iğrenç bir genelleme ile tekrardan saçmalamasını dinliyor millet. Yazık..
3- Londra'da yaşayan bir arap çocuğunun lüx araçlarıyla ilgili haberi okuyor. Haber üzerinden arapların dinle imanla alakalarının olmadığından, arapların hepsinin lüx sevdalısı olduğundan, arapların hiç birisinin aslında gerçek müslüman olmadığından..
Bu adama sabah sabah bu kadar genelleme yapıp, saçma salak noktalardan bir çok kurumu, bir çok insanı beynindeki pislikleri düşünerek suçlama yetkisini bu herife kim verdi?
Ben şimdi şunu söylesem, benim tanıdığım bir radyocu vardı oç'di, o zaman tüm radyocular oç desem, mutlu mu olacaksın?
deepweb yok, darkweb yalan.
kısa bir süre önce tanıştığımız, londra da doğmuş büyümüş eğitim almış ve şu aralar sigarayı bırakma konusunda ciddi çabalar sarf eden arkadaş. Ciddi çaba falan sarf ettiği de yok aslında, sigarayı bırakıyorum deyip, bir anda bırakabilen nadir insanlardan birisidir kendisi. Hayretle izliyoruz.
sanırım 51 saat 18 dakika 03 saniye oldu ve hala sigara içmedi. tabi bunda 51 saat 17 dakika 41 saniye önce içtiği koca bir kutu puronun da etkisi olabilir.
sanırım 51 saat 18 dakika 03 saniye oldu ve hala sigara içmedi. tabi bunda 51 saat 17 dakika 41 saniye önce içtiği koca bir kutu puronun da etkisi olabilir.
Elazığ'lıdır kendisi. Samimi, dürüst, paylaşımcı ve kendi sektörü içerisinde ilerlemeyi, bir şeyler yapmayı kendisine hedef edinmiş sağlam bir "adam"dır kendisi.
ismail Toraman, Ankara Gazi Üniversite Edebiyat okuduğu dönemlerde tanıştığım ve "Bana bir şeyhler oluyor" tiyatrosunu canlı olarka izleme fırsatı bulduğum güzel insan.
O zamanlarda bir kitap yazdığını biliyordum. Kitabın çıkmasını dört gözle bekliyorduk ki "Endülüs'te Hazan" kitabı yayınlanmış. Kitabı görür görmez bir kaç tane sipariş verdim ve bir gün eve geldiğimde kitabın geldiğini gördüm.
Kitabın konusu Endülüs zamanında emeviler dönemi. Tarihi romanları veya tarihi olayları okumayı çok sevmem. Hatta hiç sevmem. Gereksiz detaylara takılıp, gereksiz konularda boğulmak zihnimi fazlasıyla yoruyor. Kitap çok sevdiğim, Endülüs Emevileri dönemini anlatıyor. Dönem içinde yaşanan hikayeler üzerinden hem güzel bir endülüs turu imkanı sağlıyor zihninize, hem de tarihi anlatıyor. Kitap içerisinde zihni zorlayacak flashback'ler mecvut. Onlar da ayrıca bir heyecan katıyor. Bir gecede bitirdiğim ender kitaplardan bir tanesi. Teşekkür ediyorum arkadaşa.
Şu an da öğretmenlik yapıyor sanırım. Bir an önce ikinci kitabını da yazsa da okusak...
O zamanlarda bir kitap yazdığını biliyordum. Kitabın çıkmasını dört gözle bekliyorduk ki "Endülüs'te Hazan" kitabı yayınlanmış. Kitabı görür görmez bir kaç tane sipariş verdim ve bir gün eve geldiğimde kitabın geldiğini gördüm.
Kitabın konusu Endülüs zamanında emeviler dönemi. Tarihi romanları veya tarihi olayları okumayı çok sevmem. Hatta hiç sevmem. Gereksiz detaylara takılıp, gereksiz konularda boğulmak zihnimi fazlasıyla yoruyor. Kitap çok sevdiğim, Endülüs Emevileri dönemini anlatıyor. Dönem içinde yaşanan hikayeler üzerinden hem güzel bir endülüs turu imkanı sağlıyor zihninize, hem de tarihi anlatıyor. Kitap içerisinde zihni zorlayacak flashback'ler mecvut. Onlar da ayrıca bir heyecan katıyor. Bir gecede bitirdiğim ender kitaplardan bir tanesi. Teşekkür ediyorum arkadaşa.
Şu an da öğretmenlik yapıyor sanırım. Bir an önce ikinci kitabını da yazsa da okusak...
namus şeref deyip aday olmayacağım dediği genel başkanlık koltuğunda yıllarca hiç yüzü kızarmadan otururlar bu tipler.
Üstüne para vererek cehenneme girmek böyle bişey olsa gerek..
2 yıl fizik okudum, serway kelimesi bile içimi titretiyor.
HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, köşeye sıkıştığını artık net bir şekilde hissediyor. PKK'nın bitmesi demek, HDP'nin doğudan silinmesi demek. Seçimden önce masaya oturmak için asker çekilecek, polis çekilecek gibi bir sürü ön şart sunan Demirtaş, bu gün açıklama yaptı.
"ön şartsız konuşmaya hazırız" diyor beyefendi. Bu dakikadan sonra yapılacak en güzel şey ne?
KÖKÜNÜ KAZIMAK!
http://www.ensonhaber.com...e-haziriz-2016-01-06.html
"ön şartsız konuşmaya hazırız" diyor beyefendi. Bu dakikadan sonra yapılacak en güzel şey ne?
KÖKÜNÜ KAZIMAK!
http://www.ensonhaber.com...e-haziriz-2016-01-06.html
sözlüğe girince şapur şupur bi ses geliyo. sonunda buldum hangi sekmeden geldiğini.
Kışın geldiğini gözümüze sokarcasına sisi ile hissettiren, görüş mesafesinin "burun ucu" olduğunu ilk defa yaşadığım şehir.. Halısaha maçı yapıyoruz, ortasahada oynuyorum. Ne bizim kaleyi görüyorum, ne karşı kaleyi. 1-2 metre çapımda insan varsa hayal meyal onları görüyorum. Bunu başka yerde yaşayamazsınız.
Ak parti asgari ücret sözü vermişti arkadaşlar hatırlarsınız. diğer partiler gibi uçuk söz vermemesinin sebebi, gerçekleştirilebilir, ayağı yere basan söz verme çabasıydı. zaten ak partiden başka partinin de bu vaatleri gerçekleştiremeyeceği ortadaydı.
sözlükte bir kaç zevatla tartışmıştık o dönemde. Seçimden 1 ay önce söylenen sözleri alıp, seçimden sonra ak parti çark etti başlıkları ile 2 günlük "ucuz" siyaset malzemesi yapmışlardı.
o zaman, komisyona sunma meselesini falan uzun uzun anlatmıştık, o beyinler almış mıydı? hayır. O süreçlerin tamamı bitti ve bu gün resmi açıklama yapıldı, 2016'da asgari ücret 1300 oldu.
bekar: 1300 TL
evli ve eşi çalışmayan: +25 TL
evli 1 çocuklu: +44 TL
evli 2 çocuklu: +62 TL
evli 3 çocuklu: +87 TL
Brüt : 1647 TL.
lütfen artık ucuz siyasetlerinizi de cebinize koyun. ya adam gibi siyaset yapıp halktan oy alın, ya da çekilin. bi bok yapmayıp, halktan oy alamayınca halka küfretmeyi bırakın.
sözlükte bir kaç zevatla tartışmıştık o dönemde. Seçimden 1 ay önce söylenen sözleri alıp, seçimden sonra ak parti çark etti başlıkları ile 2 günlük "ucuz" siyaset malzemesi yapmışlardı.
o zaman, komisyona sunma meselesini falan uzun uzun anlatmıştık, o beyinler almış mıydı? hayır. O süreçlerin tamamı bitti ve bu gün resmi açıklama yapıldı, 2016'da asgari ücret 1300 oldu.
bekar: 1300 TL
evli ve eşi çalışmayan: +25 TL
evli 1 çocuklu: +44 TL
evli 2 çocuklu: +62 TL
evli 3 çocuklu: +87 TL
Brüt : 1647 TL.
lütfen artık ucuz siyasetlerinizi de cebinize koyun. ya adam gibi siyaset yapıp halktan oy alın, ya da çekilin. bi bok yapmayıp, halktan oy alamayınca halka küfretmeyi bırakın.
hem Allah'ın emrettiği namazı kılmayıp, hem de sağdan soldan duydukları ile 21 milyonun üzerinde insana iftira atmaya çekinmeyen, sonrasında kalkıp "insanları ayrıştırıyorlar" edebiyatı yapan, madem ağzım var la konuşayım modundaki gereksiz insanlar topluluğu.
Genel olarak 06 SAA diye başlar.
Emniyet tüm illerde
SAA
ile
SZZ
arasını bunlara ayırdı.
Emniyet tüm illerde
SAA
ile
SZZ
arasını bunlara ayırdı.
Karşılaştığım bir şeyi anlatayım.
Yer: Van
Olay: Müdür AÖF Sınavı günü gözetmenleri odasına çağırıyor.
Konuşma: Bokın arhadaşlar bunlar bizim insanlarımız. Yardımcı olalım. Herkes sınıfta soruları çözsün ve insanlara göstersin. tamam mı?
Mevzu bu yani. Müdür yapıyor bunu.
Yer: Van
Olay: Müdür AÖF Sınavı günü gözetmenleri odasına çağırıyor.
Konuşma: Bokın arhadaşlar bunlar bizim insanlarımız. Yardımcı olalım. Herkes sınıfta soruları çözsün ve insanlara göstersin. tamam mı?
Mevzu bu yani. Müdür yapıyor bunu.
Rusya Uçağı ve Cizre/Kobane/Silvan ne alaka?
Dünden beri 1000 küsür yorum okudum, Rusya mevzusuyla alakalı. Birileri Rusya uçağının düşmesini Erdoğan'a bağlayarak, dış politikayı eleştirme derdinde. Birileri savaşa gireriz de düzenimiz bozulur derdinde. Birileri asarız keseriz bir gece ansızın 82 moscova söylemlerinde. Kimileri Rusya büyükelçilikleri önünde eylemde.
Herkes bir şeyler yazıyor, söylüyor da, olayı aslı ne? Rusya nasıl cesaret etti 10 tane uyarıya rağmen? Bizim haksız olabileceğimiz nokta neresi?
Şimdi öncelikle, sol cenahtan birisi okuyorsa bu yazıyı anlama ihtimaline ve samimiyetine güvendiğimi söylicem. Ama ülkücü camianın kaşarlaşmış, kaldırım taşı kafalı insanlarının devamını okumasını istemiyorum. Türkmenlere giden tırları durdurup, vatana ihanet eden şerefsizlere kucak açan, yıllardır isimleri üzerinden oy topladığı insanlara ihanet eden bir zihniyete laf anlatmaktansa, oturun kaldırım taşına anlatın. Emin olun anlama ihtimali daha yüksek.
Her neyse, Türkmen cehhesinde neler yaşanıyor? Orası niye hedef? Rusya neden bu kadar büyük bir sorumluluğun altına girdi? Onun cevabını bulalım.
Birileri her ne kadar Türkiye'nin "biz silah sağlamıyoruz" açıklamalarına inansa da, Erdoğan Suriye'deki 5 yıllık savaşı çok yakından izliyor ve o kadar kritik noktalarda o kadar kritik müdahalelerde bulunuyor ki, Türkiye dışında herkes olayın farklında. Mit tırlarının durdurulması sonrasında, farklı kisveler altında Suriye'ye, Bayırbucak Türkmenlerine, kardeşlerimize silah yardımları devam etti. Sadece silah yardımı değil, Türkiye'nin en sağlam özel harekatçı hocaları, bordo bereli hocaları muhteşem bir koordinasyon ile eğitim verdiği yerler hazırlandı. Türk tornasından geçen Türkmen kardeşlerimiz, ciddi manada savaşın seyrini değiştirdiği için Esed ve Putin'in gözü buraya dikildi.
Rusya, ben girer vururum, Türkiye de ajanlarını ve eğitimlerini bildiğimiz için Dünya'yı karşısına alıp bizi vuramaz rahatlığı ile uçaklar havalandı. Planlar şöyleydi, Rusya girip vuracak. Türkiye oturup düşünecek. Şimdi düşürsek, Dünya sizin orda ajanlarınız ne iş yapıyordu diyecek, haksız duruma düşeceğiz. O zaman bırakalım vursunlar demesini beklediler.
10 uyarıdan sonra uçaklar vuruldu. Hatta pilotları aramaya gelen askeri helikopterler de vuruldu. Vuranlar da yabancımız değil
smile ifade simgesi
Yine bizimkiler..
Erdoğan Cizre'de, Kobane olaylarında, Silvan'da öldürdüğü/yakaladığı ingiliz ajanlarının, Rus ajanlarının, Alman ajanlarının listesini hazırladı. Sınırları içinde ne işleri olduğunu sordu. Obama ile görüşmesinde bu listelerden bahsetti. NATO bunun üzerine toplantı.
Erdoğan şu an muhteşem bir satranç oynuyor. Rusya olsun, Amerika olsun, Almanya olsun, Suriye olsun, iran olsun. Tablo öyle bir noktada ki, ŞAHIMIZ ortada, ama ŞAH çeken MAT yiyecek!
Peki Bayırbucak Türkmenleri için bizim bu kadar riske girmemize değer mi? Çanakkale Şehitliğine gidip dolaşın, bu vatan kimler sayesinde bizde kalmış, kimler bu vatan için canını vermiş, cevabı orda.
Bayırbucak Türkmenleri bizimdir, Türk soyu uludur vs vs diye çıkıp anıran öküzler değil, oraya bordo berelilerini, özel harekatçılarını gönderip, silah desteği sağlayıp, strateji desteği sağlayıp orayı ayakta tutanlar gerçek milliyetçidir.
Suriye için geri sayım başladı. Gazanız mübarek olsun.
Dünden beri 1000 küsür yorum okudum, Rusya mevzusuyla alakalı. Birileri Rusya uçağının düşmesini Erdoğan'a bağlayarak, dış politikayı eleştirme derdinde. Birileri savaşa gireriz de düzenimiz bozulur derdinde. Birileri asarız keseriz bir gece ansızın 82 moscova söylemlerinde. Kimileri Rusya büyükelçilikleri önünde eylemde.
Herkes bir şeyler yazıyor, söylüyor da, olayı aslı ne? Rusya nasıl cesaret etti 10 tane uyarıya rağmen? Bizim haksız olabileceğimiz nokta neresi?
Şimdi öncelikle, sol cenahtan birisi okuyorsa bu yazıyı anlama ihtimaline ve samimiyetine güvendiğimi söylicem. Ama ülkücü camianın kaşarlaşmış, kaldırım taşı kafalı insanlarının devamını okumasını istemiyorum. Türkmenlere giden tırları durdurup, vatana ihanet eden şerefsizlere kucak açan, yıllardır isimleri üzerinden oy topladığı insanlara ihanet eden bir zihniyete laf anlatmaktansa, oturun kaldırım taşına anlatın. Emin olun anlama ihtimali daha yüksek.
Her neyse, Türkmen cehhesinde neler yaşanıyor? Orası niye hedef? Rusya neden bu kadar büyük bir sorumluluğun altına girdi? Onun cevabını bulalım.
Birileri her ne kadar Türkiye'nin "biz silah sağlamıyoruz" açıklamalarına inansa da, Erdoğan Suriye'deki 5 yıllık savaşı çok yakından izliyor ve o kadar kritik noktalarda o kadar kritik müdahalelerde bulunuyor ki, Türkiye dışında herkes olayın farklında. Mit tırlarının durdurulması sonrasında, farklı kisveler altında Suriye'ye, Bayırbucak Türkmenlerine, kardeşlerimize silah yardımları devam etti. Sadece silah yardımı değil, Türkiye'nin en sağlam özel harekatçı hocaları, bordo bereli hocaları muhteşem bir koordinasyon ile eğitim verdiği yerler hazırlandı. Türk tornasından geçen Türkmen kardeşlerimiz, ciddi manada savaşın seyrini değiştirdiği için Esed ve Putin'in gözü buraya dikildi.
Rusya, ben girer vururum, Türkiye de ajanlarını ve eğitimlerini bildiğimiz için Dünya'yı karşısına alıp bizi vuramaz rahatlığı ile uçaklar havalandı. Planlar şöyleydi, Rusya girip vuracak. Türkiye oturup düşünecek. Şimdi düşürsek, Dünya sizin orda ajanlarınız ne iş yapıyordu diyecek, haksız duruma düşeceğiz. O zaman bırakalım vursunlar demesini beklediler.
10 uyarıdan sonra uçaklar vuruldu. Hatta pilotları aramaya gelen askeri helikopterler de vuruldu. Vuranlar da yabancımız değil
smile ifade simgesi
Yine bizimkiler..
Erdoğan Cizre'de, Kobane olaylarında, Silvan'da öldürdüğü/yakaladığı ingiliz ajanlarının, Rus ajanlarının, Alman ajanlarının listesini hazırladı. Sınırları içinde ne işleri olduğunu sordu. Obama ile görüşmesinde bu listelerden bahsetti. NATO bunun üzerine toplantı.
Erdoğan şu an muhteşem bir satranç oynuyor. Rusya olsun, Amerika olsun, Almanya olsun, Suriye olsun, iran olsun. Tablo öyle bir noktada ki, ŞAHIMIZ ortada, ama ŞAH çeken MAT yiyecek!
Peki Bayırbucak Türkmenleri için bizim bu kadar riske girmemize değer mi? Çanakkale Şehitliğine gidip dolaşın, bu vatan kimler sayesinde bizde kalmış, kimler bu vatan için canını vermiş, cevabı orda.
Bayırbucak Türkmenleri bizimdir, Türk soyu uludur vs vs diye çıkıp anıran öküzler değil, oraya bordo berelilerini, özel harekatçılarını gönderip, silah desteği sağlayıp, strateji desteği sağlayıp orayı ayakta tutanlar gerçek milliyetçidir.
Suriye için geri sayım başladı. Gazanız mübarek olsun.
Özür entry'si girsin diyen insanların zoruna giden cevapları verip, doğrularını yüzlerine "çaat çaat" diye vurduğu için düşman edinen, edindiği düşman sayısıyla memnun olan bi tip.